GALLİLER BURASI SİZİN YERİNİZ
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.
Arama
 
 

Sonuç :
 


Rechercher çıkıntı araştırma

En son konular
» Boğa
Yaser Arafat EmptyCuma 9 Ocak 2009 - 20:19 tarafından clementine

» ....
Yaser Arafat EmptyPaz 23 Kas. 2008 - 20:37 tarafından karakol

» Tuvalet Konuşmaları
Yaser Arafat EmptyPaz 16 Kas. 2008 - 15:35 tarafından aligazian

» Cehennem Sloganları
Yaser Arafat EmptyC.tesi 15 Kas. 2008 - 23:21 tarafından aligazian

» Karınca
Yaser Arafat EmptyPtsi 10 Kas. 2008 - 20:58 tarafından aligazian

» PES 2009
Yaser Arafat EmptyPaz 9 Kas. 2008 - 15:49 tarafından aligazian

» Atmosferde süper sera gazı
Yaser Arafat EmptyC.tesi 8 Kas. 2008 - 16:25 tarafından dahidebullu

» HIV virüsü tek bir hücrede bile hayatta kalabiliyor
Yaser Arafat EmptyC.tesi 8 Kas. 2008 - 16:23 tarafından dahidebullu

» Küresel ısınmayı durduran kaya
Yaser Arafat EmptyC.tesi 8 Kas. 2008 - 16:21 tarafından dahidebullu

Mayıs 2024
PtsiSalıÇarş.Perş.CumaC.tesiPaz
  12345
6789101112
13141516171819
20212223242526
2728293031  

Takvim Takvim

Kimler hatta?
Toplam 3 kullanıcı online :: 0 Kayıtlı, 0 Gizli ve 3 Misafir :: 1 Arama motorları

Yok

[ Bütün listeye bak ]


Sitede bugüne kadar en çok 219 kişi Paz 30 Tem. 2017 - 2:49 tarihinde online oldu.

Yaser Arafat

Aşağa gitmek

Yaser Arafat Empty Yaser Arafat

Mesaj tarafından aligazian Ptsi 11 Ağus. 2008 - 11:35

Eski bir Osmanlı zabiti olan Abdülrahman Bey, Mısır'da dünyaya gelen oğluna, Muhammed adını verdi. Çoban, tüccar, Pakistanlı işadamı, hatta yaşlı bir kadın kılığında İsrail topraklarına baskınlar düzenlerken, Muhammed'in kod adı, "Ebu Ammar"dı. 1994'te, Nobel Barış Ödülü'nü alırken ise, herkes onu, Filistin lideri Yaser Arafat olarak tanıyordu. Dünyanın en çalkantılı bölgesinde doğan Yaser Arafat'ın çocukluğunu geçirdiği ev, İsrail'in Doğu Kudüs'ü işgalinden sonra, ağlama duvarına yer açmak için yıkıldı. Arafat, gençliğinde neşeli ve enerji doluydu. Çevresindekileri kolayca etkileyebilen Arafat, Kahire Üniversitesi'nde okurken, Filistinli Öğrenciler Birliği'nin lideri seçildi. Uluslararası toplantılarda Filistin sorununun sözcülüğünü yapmaya, daha o zamanlar başladı. Üniversiteden sonra, kısa bir süre, Kuveyt'te inşaat mühendisliği yaptı.

1958'de El Fetih'i kurdu. Örgütün, İsrail topraklarına düzenlediği vur-kaç eylemlerinde, bizzat yer aldı. 1967 Arap-İsrail Savaşı'ndan sonraysa, artık bir efsaneydi. Mısır lideri Cemal Abdül Nasır, bu genç adamı desteklemeye başladı. Onu, Mısır heyetinin bir üyesi olarak Sovyetler Birliği'ne götürdü.

İKİ ÖNEMLİ İLKE

Böylece adı artık uluslararası arenada da geçmeye başlayan Arafat, bütün Filistin örgütlerini çatısı altında toplayan Filistin Kurtuluş Örgütü'nün başına geçti. İki önemli ilkeye, sıkı sıkıya sarıldı: Bu ilkelerden birincisi, Filistin hareketinin, herhangi bir Arap ülkesinin denetimi altına sokmamaktı. Bu nedenle, Suriye Devlet Başkanı Hafız Esad'la, sürekli karşı karşıya geldi. İkinci önemli ilkesiyse, komünistlerden, radikallere kadar farklı Filistinli grupları birarada tutmaktı. Bunun için de, onların disiplinsizliğe varan davranışlarına göz yumdu. Filistinli grupların bu disiplinsizliği, Ürdün'de iç kargaşaya yol açtı. Ürdün güvenlik güçleriyle, Filistin örgütleri arasında yaşanan kanlı çatışmalar, tarihe, "kara Eylül" olarak geçti.

Filistin Kurtuluş Örgütü, Ürdün'den Lübnan'a taşınmak zorunda kaldı. Ancak, bu gelişme, Lübnan'daki etnik dengeleri bozdu. Patlayan iç savaş, yıllarca sürdü. İsrail, kargaşa içindeki Lübnan'ı işgal etti. Arafat, o günlerde, bugünün İsrail başbakanı, o zamanların savunma bakanı Ariel Şaron'un elinden kurtulmak için, sürekli hareket eden bir araçta yaşamak ve sonunda, Lübnan'dan da çıkmak zorunda kaldı. Arafat'a ve hareketine, bu kez, Tunus kucak açmıştı. Arafat, en yakın arkadaşı Ebu Cihad'ı da, İsrail özel kuvvetlerinin yaptığı bir baskında, Tunus'ta kaybedecekti.

DÜNYANIN KABUL ETTİĞİ LİDER OLMAYA GİDEN YOL

1987'de, Filistinlilerin direnişi, sokağa döküldü. İntifada, yani "direniş" hareketinin en sıcak günlerinde, Arafat, tarihi bir adım attı. 1988'de Filistin Devleti'nin kurulduğunu ilan etti. Bir ay sonra, yine, tarihi açıklamalar yaptı. İsrail'in, "güvenlik içinde var olma hakkını tanıdıklarını", ve "teröre karşı olduğunu", ilk defa söyledi. Bu açıklamadan birkaç saat sonra Amerikan yönetimi, Filistin Kurtuluş Örgütü'nü, Ortadoğu sorununun taraflarından biri olarak tanıdığını ilan etti. Arafat'ın en büyük hatalarından biriyse, Körfez Savaşı?nda "yanlış ata oynamak"tı. Kuveyt'i işgal eden Saddam Hüseyin'in yanında yer alınca, petrol zengini körfez ülkelerinden gelen ekonomik desteği, bir anda kaybetti.

OSLO ANLAŞMASI VE NOBEL BARIŞ ÖDÜLÜ

Savaştan sonra Ortadoğu'da dengeler değişti. Beyaz Saray'ın zoruyla, Ortadoğu barışı için görüşmeler başladı. Madrid'de açık açık, Oslo'da gizliden gizliye yürütülen görüşmeler, 1993'te sonuç verdi. Oslo'da varılan, Washington'da imzalanan anlaşmayla, İsrail Başbakanı İzak Rabin ve Filistin lideri Yaser Arafat, Nobel Barış Ödülü'ne layık görüldü. Arafat, bir yıl sonra, eskiden gizlice girdiği Gazze'ye, bu kez, Filistin yönetimi başkanı olarak taşındı. Çabaları hep, Filistin devletini kuracak olan nihai anlaşmayı sağlamak içindi. 2002 Şubat ayının ortalarında çıkan bir çatışma yüzünden yine Şaron tarafından ev hapsinde tutulmaya başlayan Yaser Arafat, Parkinson hastalığı ile de mücadele etmek zorunda kalıyor.

aligazian
Profesör
Profesör

Mesaj Sayısı : 364
Kayıt tarihi : 03/08/08
Yaş : 30

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Sayfa başına dön


 
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz